Sistem düşünürü alışkanlıklarını kazanmak amacı ile, olayların altındaki örüntü, yapı ve zihinsel modelleri anlamaya yardımcı olabilecek çeşitli araçlar var...
Eğitimde sistem düşüncesi ile ilgili Türkiye'de ve yurt dışında yapılan bilimsel çalışmalar...
Sistem Düşüncesi Derneği, 2016 yılında, akademisyenler, öğretmenler ve mühendisler tarafından tarafından kurulmuş, kar amacı gütmeyen bir kurumdur. Derneğin amacı; toplumun her kesiminde ve özellikle; eğitim, sağlık, çevre, modelleme ve strateji alanlarında düşünme ve anlama yeteneğine katkı sağlamak için, Sistem Düşüncesi yaklaşımını yaymaktır. Derneğin temelini, Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Endüstri ve İşletme Mühendisleri Komisyonu Sistem Dinamikleri Çalışma Grubunun dokuz yılı aşkın deneyimi oluşturmaktadır. Dernek üyeleri tarafından, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde 2012 yılından bu yana bir eğitim programı (özel çalışma modülü) ve çeşitli sivil toplum kuruluşları, odalar ve belediyelerle "Birlikte Modelleme" çalışmaları yapılıyor olmakla birlikte, derneğin öncelikli çalışma konusu K-12 eğitimidir. 2014 yılından bu yana; deneyimli öğretmenlerin kolaylaştırıcılığında eğitimler düzenlenmekte, dönem boyunca uygulama desteği verilmekte ve yapılan uygulamaların deneyim paylaşım sempozyumlarında paylaşılması sağlanmaktadır. Böylece sonraki dönemlerin kolaylaştırıcılarını ve uygulayıcılarını üreten pekiştirici bir döngü çalışmaktadır. Benzer bir döngünün akademik ortamda, üniversitelerin eğitim fakültelerinde de kurulmasına yönelik çalışmalar sürmektedir.
Derneğin tanıtım sunumuna buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz (İngilizce sunum için bağlantı).
Derneğin çalışma raporuna buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Dün bugün yarın: Eğitimde Sistem Düşüncesi çalışmalarından bir seçkiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Dernek tüzüğüne buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Dernek çalışmalarında bugüne kadar uygulamaya çalıştığımız (bazıları tüzükte de geçen) birkaç ilke var:
Derneğin ana amacı, Sistem Düşüncesi yaklaşımını toplumun tüm kesimlerine yaymaktır.
Bu zaten derneğin kuruluş amacı. Doğrudan bu amaca yönelik çalışmalar dışında hiçbir çalışma yapmıyoruz. Örneğin; web sitesi, sosyal hesaplar, bültenler, sempozyumlar, eğitimler vb sistem düşüncesi dışında hiçbir bilgi içermiyor.
Sistem düşüncesi eğitimi almış ve bu konuda bir yıl çalışma yapmış kişiler dernek üyesi olmaya hak kazanırlar.
Bu ilkenin amacı derneğin, sistem düşüncesi konusunda kavramsal bilgisi ve uygulama deneyimi olan kişilerden oluşması. Diğer türlü kuruluş amacını gerçekleştirmekte zorlanacağını düşünüyoruz. Başka koşulun olmamasına ayrıca özen gösterdik. Diğer bir deyişle, sistem düşüncesi yaklaşımının yayılımı için bilgi ve deneyimin gerekli ve yeterli koşullar olduğunu düşünüyoruz.
İki yıl boyunca sistem düşüncesi konusunda çalışma yapmayan üyeler Yönetim Kurulu kararı ile üyelikten çıkarılabilirler.
Bu ilke de önceki ilkenin tamamlayıcısı. Sistem düşüncesi konusunda çalışma yapılmadan sistem düşüncesinin yayılması pek olası görünmüyor. Derneğin temel amacının "yaymak" eylemi olması (örneğin; sınırlı bir grup içinde tartışmak veya ilgi duyanları bir araya getirmek gibi bir şey olmaması) nedeni ile geçerli bir dernek üyeliğinin ancak sistem düşüncesi konusunda çalışma yaparak olabileceğini düşünüyoruz.
Kararlar, dernek toplantısına katılanların oy birliği ile alınır.
Bu ilke başlangıçta biraz tuhaf gelebilir. Ancak herhangi bir üyenin bir nedenle aklına yatmayan bir kararın alınmasının uzun erimde hiç istenmeyen sonuçlara neden olabileceğini düşünüyoruz. Örneğin, karar alınacak konunun, çoğunluğun onayını alacak kadar değerlendirilmesi, tüm çekinceler giderilmeden karar alınması. Böyle bir durum zaman içinde gruplaşmalara, daha sonra da kutuplaşmalara neden olabilir. Oy birliği ile karar alma; başlangıçta zaman kaybına neden oluyor gibi görünse de, önlemiş olduğu olası sorunların yaratacağı zaman ve diğer kayıplarla karşılaştırıldığında derneğin etkili çalışması yönünde bir ilke olduğunu düşünüyoruz.
Tüm dernek çalışmaları herkese açıktır.
Toplum yararına gönüllü çalışanlardan oluşan bir topluluğun bütünüyle açık olması, gizleyecek bir şeyinin olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle dernek toplantıları herkese açık olarak yapılıyor, toplantı kayıtları, dernek hesapları vb herkesin ulaşabileceği biçimde internette yayınlanıyor.
Tüm dernek çalışmaları gönüllü olarak, ücretsiz yapılır.
Bu ilke de başlangıçta tuhaf görünebilir. Ancak dernek amacının gerçekleşmesi için bu ilkenin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Çalışmaların ücretsiz olması;
bir tür eleme işlevi görüyor. Gönüllü çalışmayacak olanlar derneğe girmiyor.
doğrudan sistem düşüncesine yönelik bir pazar (eğitim, kaynak, etkinlik vb içeren ticari bir alışveriş ortamı) oluşmasını önlüyor. Böyle bir ticari pazar oluşumunun özellikle, gelip geçici yöntemleri yüzeysel olarak kullanma alışkanlığı kazanmış topluluklarda yarardan çok zarar vereceğini düşünüyoruz. Derneğin kaliteli çalışmaları ücretsiz yapması, sistem düşüncesi ile ilgili diğer çalışmaların da en azından aynı kalitede ve ücretsiz yapılması yönünde baskı oluşturuyor.
maliyet bilinci oluşmasına, en az kaynakla en çok iş yapılmasına, yaratıcı çözümler bulunmasına neden oluyor.
etkinliklere katılanların güven duymasını, çalışmaların gerçekten içtenlikle yapıldığının anlaşılmasına yardımcı oluyor. Bu konuda yapılan bilimsel araştırmalar da bir şeyin ücretinin (az bile olsa) olması ile hiç olmaması arasında o şeye olan yaklaşımda çok büyük fark olduğunu; ilki ticaret ikincisi ahlak değerleri ile değerlendirildiğini gösteriyor. Para (veya benzer şeyler) ile özendirilmeleri durumunda kişilerin başkalarına yardım etme isteklerinin azaldığı bulunmuş.
Katkıda bulunanlar eser sahibidir (Contributors are authors).
Bu ilke “Tüm dernek çalışmaları gönüllü olarak, ücretsiz yapılır” ilkesinin akademik çalışmalara uyarlanması olarak düşünülebilir. Her iki ilkenin de amacı, üyeler arasında olası çıkar çatışmasını engelleyecek bir yapının kurulmasıdır. Akademik çalışmalarda bu, çok daha zor: Neredeyse tüm çalışmalar ücretsiz yapılabiliyor ancak akademik çalışmalar puansız yapılamıyor. Akademik çalışmalarda puan uygulaması, dernek çalışmalarının ücret karşılığı yapılması durumunda ortaya çıkabilecek çıkar çatışmaları ile aynı riski -belki daha fazlasını- içeriyor.
Görebildiğimiz kadarıyla bunun temel ve sistemik bir nedeni var: Puan, çalışmayı yapan kişilere paylaştırılıyor. Böyle bir kuralın birlikte çalışmayı özendirmesi pek olası değil.
Bu duruma önlem olarak şöyle bir şey düşünüyoruz: Puan paylaşma kuralını değiştirmeyeceğimize göre bu nedenle ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkları önlemeye yönelik bir ilke benimseyebiliriz. Puan paylaşmak zorunda isek puanı doğru biçimde paylaşmalıyız: Katkıda bulunanlar eser sahibidir.
Katkı Sağlayanlar Sınıflandırması şöyle özetlenebilir:
Bir akademik çalışmayı hazırlayan (yazan) kişi eser sahiplerinden yalnızca biridir. Bununla birilikte; hazırlama (yazma) eyleminde bulunmayan ancak (sınıflandırmada geçen) yöntem geliştirme, deney yapma vb. konularda çalışanlar da eser sahibidir. Bu nedenle yayının yazarları arasında yer alırlar (Türkçe’de bu fark açık değil, İngilizce’de “author” ile “writer” arasındaki fark).
Eser sahiplerinin (yazarların) katkıları yayının içinde ayrıca belirtilir.
Bu durumun eğitimde sistem düşüncesi ile ilgili olası örnekleri:
yöntem geliştirme: daha önce hazırlanmamış (yeni) bir ders planının hazırlanması,
deney yapma: daha önce verilmemiş (yeni) bir dersin verilmesi.
İçinde akademik çalışma yapılacak çalışmalara başlamadan önce, özellikle farklı kurumlarla iş birliği yapılıyorsa bu ilkeye dikkat çekilmesi ve dernek üyelerinden tüm katkı sağlayanların adının eser sahibi, yani (yanlış Türkçesi ile) yazar olarak geçmemesi durumunda derneğin adının ilgili yayında olmaması gerektiği açıkça belirtilmelidir.
Katkıda bulunanlar akademik çalışmada adlarının geçmesini istemeyebilir, bu haklarından vazgeçebilirler.
Dernek iletişim kanalları, Sistem Düşüncesi Derneği etkinlikleri ve Sistem Düşüncesi ile ilgili bilimsel çalışmalar dışında kullanılamaz.
Bülten, sosyal medya (FB, Twitter, Instagram vb), e-posta, WhatsApp vb iletişim kanallarından, yalnızca dernek etkinlikleri veya Sistem Düşüncesi ile ilgili bilimsel çalışmalar duyurulabilir. Bu kural da aslında derneğin amacı dışında konulara yönelmesini engellemeyi hedefliyor. Dernek etkinlikleri zaten dernek amacına yönelik yapılıyor. Yapılan bilimsel çalışmalar ise nitelikleri ile ilgili oldukça tarafsız bir seçim sürecinden geçiyor. Bu eleme sürecinin, yapılan çalışmaların niteliğinin yüksek olmasını güvence altına aldığını düşünüyoruz.
Deneyimli ve yetkin üyeler dernek adına tanıtım yapabilir veya eğitim verebilir.
ESD Uygulayıcı Çalıştaylarında son üç yıl içinde en az iki kez kolaylaştırıcılık yapmış veya, üniversite düzeyinde sistem dinamikleri araçları kullanarak sistem düşüncesi dersi vermiş ve son üç yıl içinde dernek ile çalışma yapmış (ders geliştirme, güncelleme, uyarlama vb.) olma koşulu ile, dernek üyeleri dernek adına tanıtım yapabilir veya eğitim verebilir. Yapılan çalışmalar dernek toplantılarında paylaşılır.
18 Nisan 2015, Ekin Koleji Seyrek Yerleşkesi, İzmir
Öğretmenlerin,
"Sistem Düşüncesi" yaklaşımını kullanarak
öğrencilerinin düşünme becerilerini geliştirmelerine,
büyük resmi görerek çözüm yolları bulmalarına
destek olmayı amaçlıyoruz..